EŞ-ŞEYH ES-SEYYİD AHMED ET-TALABANİ EL-KERKÜKÎ KADDESALLAHU SIRRUH HAZRETLERİNİN HAYATI

Şeyh Ahmed-i Talabani Kaddesallahu Sırruh Hazretleri hicri 1194 yılında dünyaya gelmiştir. Babaları, Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem Efendimizin ismine olan muhabbetinden dolayı ismini Ahmed koymuştur.

Çocukluk zamanlarında ilahi aşkın İzleri ve Allah Celle Celaluhü hazretlerinin cez­beleri her hal ve hareketinde belli olurdu. Çoğu zaman vücudunda cez­belerin coşkun hallerinden kaynaklanan ürperti ve titremeler ortaya çıkardı. Sürekli olarak mübarek başlan, zâkirlerin tarzı Üzere hareket ederdi. Bu hal de gayr-ı ihtiyarî olurdu.

Bir gün muhterem babaları Şeyh Mahmûd Kaddesallahu Sırruh Hazretlerinin huzurunda bulunuyorken mübarek başı anlatılan şekilde zikre başladı. Şeyh Mahmûd Kaddesallahu Sırruh Hazretleri de ona hitaben buyurdu ki:

– Ey oğul, vallahi kalbiniz avam ve havasın mıknatısıdır. Nazar-ı dikkatle bakıp görüyorum. Her ne vakit kalp ülkenizi vecd askerlerinin kargaşası İstilâ etse, o evin civarında dolaşanların ve misafirlerin çokluğundan, ziyaret edenlerin izdihamından ve dalga dalga gelenlere hizmet etmekten kararsız ve yorgun kalıyorlar.

Şeyh Ahmed-i Talabani Kaddesallahu Sırruh Hazretleri çocukluğunda tehlikeli bir hastalığa yakalanır. Hayatından ümit kesilmiş bir haldedir. Hal galebe edince ken­disini birden Hazreti Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem Efendimizin meclisinde bulur. Sultan-ı Enbiya ve aleyhi efdâlü’t-Tahiyyat Sallallahu aleyhi vesellem Efendimiz, ona iltifat edip gönlünü okşar. Acil şifa bulup hayırlı bir ömür süreceğini müjdeler. Kendisine altı kı­sımdan İbaret bir de inayet verir ve buyurur ki:

—Ya veledi, bu İnayet ruhsatını al. Lazım geldiği ve ihtiyaç hissettiğin anda kullan.”

Hazreti Şeyh bu olaydan sonra şuur ve idrake kavuşmuş, vücudundan damla damla akan terlerle kısa zamanda şifa ve sıhhat bulmuşlardır. Nak­ledilir ki, bu vakitten sonra Hazreti Şeyh’in duası müstecab olup her kime hayır dua etse o kişi yüksek derecelere kavuşurdu. Her kime de gazap etse mu­hakkak o da bir cezaya müptela olurdu.

Şeyh Ahmed Kaddesallahu Sırruh Hazretleri ilk önce şer! İlimleri, Özellikle fıkıh İlmini bi­hakkın tahsil etti. Daha sonra vecd hallerinin ve cezbelerin galebe et­mesiyle nefsini ıslah etmek ve ahlâk-ı hamide sahibi olmak için riyazet ile meşgul oldu. Haşyet-i İlahiyeden dolayı daima gönlü yanık ve gözü yaşlıydı. Daha genç yaşlarındayken nice âli makamları geçip vasılı ilallah İle maksuduna erişmişti.

Şeyh Mahmûd Kaddesallahu Sırruh Hazretleri hicri 1215 yılında vefat edince, Şeyh Ahmed Kaddesallahu Sırruh Hazretleri henüz otuz yaşındayken irşad makamına oturmuştur. Otuz yaşlarında hüsn-i cemâli nur-ı kemâli o kadar güzel o kadar aşikâr ve parlaktır ki, hiç kimse mübarek cemâline dikkatli bir şekilde bakmaya muktedir olamazdı.

Şeyh Ahmed-i Talabani Kaddesallahu Sırruh Hazretleri, kış mevsiminin en soğuk za­manlarında elbisesinin yakasını kapatmayıp sert rüzgârlara karsı Öylece göğsü açık dururda Bu hâle şahit olan bazıları:

– Bu şiddetli soğuklara nasıl tahammül ediyorsunuz. Mübarek vücudunuza bir zarar gelebileceği endişesi içindeyiz, dediklerinde Hazreti Şeyh ce­vaben şöyle buyururlardı:

– Vallahi, yüreğimde o kadar havf ve haşyet-i ilahi, o kadar aşk-ı Rabbani var ki, Zemherinin şiddetli soğukları sinemde kopsa, yine de muhabbetullah’ın ateşini teskin edemezler…

Tekkenin hamamını yakmakla vazifeli olan bir kişi, Şeyh Ahmed Kaddesallahu Sırruh Hazretlerinin seçkin müritlerinden olabilmek emeliyle dergâha devamlı gidip gelmiş ve bir sene kadar da sıkı bir ibadet ve taatla meşgul olmuştu. Bir gün Hazreti Şeyh’in huzuruna vararak inâbe ve intisap edeceğini, halis bir tövbeyi arzu ettiğini söyledi. Şeyh Hazretleri de ona Kelime-i tevhîd ve gerekli olan nasihati, tarikat âdabını ve sülûkun mesuliyetini, nefis tezkiyesi ve mücâhede yollarını tarif ederek dervişleri arasına kabul buyurdu.

Şeyh Ahmed Kaddesallahu Sırruh Hazretleri zamanında Kerkük ve çevresinde bir veba hastalığı zuhur eder. Bu hastalık bazen o raddeye varır ki, bir günde altmış veya yetmiş İnsan vebaya yakalanıp telef olur.

Süratle yayılan hastalık belde ahalisini bir korkuya düşürmüştü. Bu es­nada bir de çekirge sürüsünün ortalığı istila etmesi, ahaliyi hepten ça­resizliğin içine itmişti.

Şeyh Hazretleri, bu olay ürerine gerek evladına, gerekse müridanına çe­kirgelerin telef edilmemesini emrederek:

— Bunlar Allah’ın askerleridir. Sakın ha çekirge öldürmeyiniz, diye sıkı bir tenbihte bulundu.

Bir kaç gün sonra Hazreti Şeyh’e evlatlarından birinin vebaya yakalandığı haberi verildi. Tahkik edilince oğlunun bir çekirge Öldürdüğü anlaşıldı.

Bunun Ürerine Hazreti Şeyh, İki tane kurban kesilmesini, bunların tekkede bu­lunan dervişlere, ahalinin fakirlerine ve İhtiyaç sahiplerine dağıtılmasını em­retti. Hastalığa müptela olan çocuk o gece Allah’ın izniyle şifa buldu.

Belde ahalisi Hazreti Şeyh’e gelerek bu beladan kurtulmak için Cenâbı Hakka duada bulunmasını istirham ettiler. O da bir çekirge getirtip ona hal lisanı İle bazı şeyler söyleyerek salıverdi.

Ertesi gün hem çekirgeden, hem de vebadan hiç bir eser kalmadı. Hazreti Ahmed’in duası bereketiyle halk sıkıntıdan kurtuldu.

Kerkük’te bulunan tekkenin esasını ilk olarak bina eden Şeyh Ahmed-i Talabani Kaddesallahu Sırruh hazretleridir. Babasının vefatı münasebetiyle tesis etmiş olduğu tekke, hal-i hazırda insanların irşadı İle gelişmiştir. Şeyh Ahmed Kaddesallahu Sırruh Hazretleri senenin bir kısmını bu tekkede, bir kısmını da Zen­gine’de müridlerin İrşad ve terbiyeleri ile meşgul olarak geçirmişlerdir.

Hazreti Şeyh’in on bir erkek ve dört kız olmak üzere on beş evladı dünyaya gelmiştir. Bunların cümlesi âlî kadir İnsanlar olup babalarının teveccühüne mazhar olmuşlardır. Gerek erkek, gerekse kız çocukları bu hususiyetleriyle meşhur olmuşlar, her birinden nice harikalar ve manevî haller zuhura gel­miştir.

Kızlarından Aişe Hatun ve Hatice Hatun’un İsimleri bilinmektedir.

Erkek evlatları ise şunlardır: Abdülkerim, Abdulfettah, Muhyiddin, Abdulgafûr, Muhammed Salih, Muhammed Arif, Abdülaziz, Hüseyin, Abdûlkâdir, Şeyh Abdurrahman Halis Talabani Kaddesallahu Sırruh ismi bilinmeyen diğer oğlu İse meczûbane bir halde kaybolmuş, hakkında herhangi bîr haber alı­namamıştır.

EŞ ŞEYH ES SEYYİD AHMED ET-TALABANİ EL-KERKÜKÎ KADDESALLAHU SIRRUH HAZRETLERİNİN VEFATI

Şeyh Ahmed-i Talabanî Kaddesallahu Sırruh Hazretleri altmış üç sene yaşamış, hicri 1257 tarihinde vefat etmişlerdir. Kabri şerifleri muhterem babaları Şeyh Mahmud Kaddesallahu Sırruh Hazretlerinin ya­nındadır.1

1-Miftah’ul İrşad 1993

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir