BİRİNCİ DAİRE: NEFS-İ EMMARE

(salikin ilk halidir)

Nefs-i Emmare: Hayvani ruhun kendi yaratılışı olan sıfatı

Yusuf Suresi 53’üncü ayetinde”Nefis olanca şiddetiyle kötülüğü emreder” emrettiği üzere emmare’dir. Üç sınıftırlar. Bunların hepsi “Biz Müslüman’ız” derler, ama taklit ehlidirler.

Birinci Sınıf

Allah Celle Celaluhü hazretlerinin emrettiklerinden hiç bir şeyi yapmazlar.

Allah Celle Celaluhü hazretlerinin yasakladıklarının hepsini yaparlar.

Biz hakikati bulduk kabilinden türlü türlü sözler söylerler.

Kendileri nefsin elinden esir olup cehennemlik olmuşlardır.

Kendi işledikleri kötü fiiilleri, günah olan şeyleri oldukça güzel görürler. Hatta onlarla iftihar ederek mutlu olurlar.

Bunlara nasihat fayda etmez, neticede imansız olarak ölürler.

Bunların yolunda gitmek caiz değildir. Tarikattan haberi olmadıkları olmadığı gibi temel dini esaslarda bile sapıklığa düşmüşlerdir.

İşledikleri günahları ve yaptıkları kötülükleri ayet-i kerime ve hadis-i şeriflerle yalanlarlar.

Bunlar dan insanlık sıfatı tamamen kalkmış, hayvanlık sıfatı ile sınıflanmışlardır.

Bu sıfatla yetmiş iki fırka ve bütün kâfirler sıfatlanmışlardır.

Bunların hepsi de:

Bakara Suresi 7’nci ayetinde “Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir, gözlerinde de perde vardır ve büyük azab onlar içindir” buyrulan buyruğa uymuşlardır.

Bunlardan insafa gelip imanı kabul etmiş yoktur. Meğerki hidayet erişe…

İkinci Sınıf

Bunlarda Allah Celle Celaluhü hazretlerinin emrettiklerini yerine getirmezler ve yasaklarından sakınmazlar.

Bütün haramları işlerler. Lakin harama helal demezler. Ancak haramdır diye işlerler ve derler ki,

“Kırk gün günahkâr iken bir gün tövbekâr oluruz. Allahü teala merhametlidir, affedicidir. Kulunun kusurunu affeder. Su bulanmayınca durulmaz. Bir gün oluruz ki, bunların hepsine birden tevbe ederiz. Tevbesiz bile ölsek bize azap etmek Allah’ın şanından değildir. ..” diyerek birbirine tesellide bulunup, geçersiz delillere ve müjdeci ayet-i kerimelere dayanarak bütün haramları işlerler.

Allah Celle Celaluhü hazretleri korkusu asla içlerine sirayet etmeyip yaptıkları pisliklere de zerre kadar pişman olmazlar.

Küçük güzel bir iş yapsalar o zaman hemen sanki Allah Celle Celaluhü hazretleri cennetin anahtarlarını onlara vermiş gibi iftihar ederler.

Bu sınıftan da insafa gelip günahlarından pişmanlık duyarak tevbe edenler yok denecek kadar azdır.

Bunlar da:

Araf Suresi 179’uncu ayetide”Andolsun, biz cinler ve insanlardan birçoğunu cehennem için yaratmışızdır. Onların kalpleri vardır, onlarla kavramazlar; gözleri vardır, onlarla görmezler; kulakları vardır, onlarla işitmezler. İşte onlar hayvanlar gibidir; hatta daha da şaşkındırlar. İşte asıl gafiller onlardır.” Belirtilen hükme tamamen uymuşlardır.

Üçüncü Sınıf

Tarikat ehli olanların nefs-i emmare sahibi olanlardır. Bunlarda Allah Celle Celaluhü hazretlerinin emrettiklerini yerine getirmezler ve yasaklarından sakınmazlar.

Hem kusurlarını bilirler, yine yasaklanmış fiilleri işlerler. Pişmanlıkla tövbe edip ahlaklarını ve hallerini değiştiremezler.

Bu sıfatla ahirete giderlerse emmare halinde olduklarından çoğunluğu imansız ölürler.

Bunun ilacı, yani emmare sıfatından levvame sıfatına dönmenin ilacı ” Hesaba çekilmeden önce kendinizi hesaba çekiniz” hadis-i şerifine uyarak kendini hesaba çekersin. Yani:

Kötü bir fiil işlediğinde hemen ardından Cenabı Allah Celle Celaluhü hazretlerinin yüce varlığını hatırlayarak onun âlim sıfatını düşün. O her şeyi bilir.

Ceza gününün şiddetini ve işlediğin kötü fiilleri düşün ve ne kadar ağır gelse de pişmanlık duy, bir daha işlememeye kesin karar ver tövbe et.

Allah Celle Celaluhü hazretlerinin emrettiklerini yerine getirme konusunda da iyice düşün ve yapmaya çalış.

Tövbe ederken fırsat geçerse yine işlemek fikri olursa tövbesi kabul olunmaz. Zira böyle tövbeler münafık tövbesidir ve makbul değildir.

Günah işlediği zaman hemen peşinden elinde olmadan pişmanlık duyar ve yaptığı günaha ciğeri yanıp gözlerinden yaş akıtıyorsa o vakit bilsin ki levvame sıfatı kendisine hal olmuştur.

NEFS-İ EMMARE’NİN RÜYALARI:

Nefs-i Emmare’nin dairesi, kötülüklerin meydana geldiği dairedir ki, bunda küfrün sıfatlan, inadın nitelikleri mevcuttur. Örnek olarak: Birisi rüyasında domuz veya köpek, fil veya akrep, yılan veya fare, ya da pire, bit ve benzeri haşereden birini veyahut eşekgillerden bir hayvanı veya içki, tütün, afyon ve benzeri uyuşturucu maddelerden birini ya da bunlara benzer meyhane, bulanık durgun su, bulanık akar su gibi bir sey görecek olursa, bu, NEFS-i EMMARE’nin özelliklerinden bazısıdır. İnsan bu sıfatlardan biriyle vasıflanınca, artik nefsinin hevesine uymuş olur. Bunun için, onun riyazete ve nefs-i tasfiyeye, zikirle meşgul olmaya ihtiyaci vardır. Böylece bu daireyi birinci isim, usullerden birincisi olan LA İLAHE İLLALLAH ismiyle “kesip atsın..

Emmare dairesinde domuz, haram sıfatıdır. Köpek gazap sıfatıdır. Fil kendini beğenmişlik sıfatıdır. Yılan, fitne ve fesat doğuran dilin sıfatıdır. Maymun, ikiyüzlülük ve koğuculuk sıfatıdır. Akrep, azab sıfatıdır. Fare, halka kapalı, Allah’a ise malum olan bir takım fullerin sıfatıdır. Aynı zamanda fareyi gören kimsenin nefsanî heveslerine uyduğu ve onların peşinde koştuğu yorumu çıkarılır. Pire, bit ve benzeri haşere ve parazitler, dinen mekruh kılınan şeylerin irtikap edildiğine delalet eder. Eşek, yarar sağlamayan bir işe başlandığına ya da başlanacağına yorumlanır. Çöplük, dünyaya meyletmenin sıfatıdır. îçki içmek, haram işlemenin sıfatıdır. Sadece içki görüp onu içmemek, haram şeyleri elde etmeyi tasarladığına delalet eder.

Meyhane görmek, kalbin fasit fikirlere bağlı bulunduğuna yorumlanır.